Meşakkat yağıyor, o hazan bahçesine
Katlandık o dikene gül niyetine
Yazıyordu gazeteler hürriyet muştusunu
Geldi hakikat kokusu, sardı kurtuluşu
İmanla yoğrulmuş, hak ile doğrulmuştu “dildade”
Aşılmıştı o yığın. Çevrilmişti o, lale
Çınladı sokaklar, yazdı Akif “çıkış yolunu”
Milletin bağrındaki yollar inledi kurtuluşu
Bağımsızlık ki ne büyük bir dik duruş
Vatan’ın dirliği en ulvi tutunuş
Gül bahçesi açılmıştı ardınca, çelik zırhlı duvar serilmişti âfâkâ
Hürriyet ile beraber çıkılmıştı yollara
Asımın nesli son sözü söylemedi, sebat
Batının ufuklarını aştı, dik durarak.
İçti namus şerbetini, yedi hakikat meyvesini
Çiğnetmedi namusunu. Çiğnetmedi bağımsızlık nişanesini
Bize de düşen bu eşsiz destanla
Haykırmaktır atinin aydınlık yollarına
İlelebet İstiklal ilelebet hürriyet
Vatanını koruyacak coşku ile millet.